Başarılı Dijital Dönüşüm için Gerekli 4 Adım

Modern zamanda kurumsal dünyada önemli değişimler yaşanmaktadır. Bu konuya, kuruluşların gün geçtikçe daha fazla kullanacağı bulut sistemlerine geçişini örnek olarak verebiliriz. Bundan 20 veya daha fazla yıl sonrasında, hala güncel konularla ilgili ve gündemi yakalayabilen işletmelerden olmak için dijital dönüşüm çok büyük önem taşımaktadır.

Dijital Dönüşüm Neden Her Zamankinden Daha Önemli Hale Geldi?

Günümüzde kuruluşlar, makine öğrenimi (ML) ve çoklu bulut ortamları gibi teknolojilerin kurumsal stratejilerinde nasıl rol oynadığına dikkat etmektedirler. Ayrıca, kendi kaynak tahsisleri üzerinde belirli bir düzeyde kontrol sahibi olmak istemektedirler. Bunun yüzde 99’umuz için anlamı, şirket içi uygulamamızı ve veri altyapımızı bırakıp daha bulut merkezli bir hizmet grubuna geçmektir. 21. yüzyılda dijital dönüşüm, gerçekleşen değişimi kabul etmekle başlar. Örnek olarak, iş ekosistemlerini buluta ve yönetilen hizmetlere taşımak verilebilir. Artık sorulması gereken soru ne yazık ki “İş açısından kritik bilgi işlem kaynaklarımızı ve temel uygulamalarımızı buluta taşımalı mıyız?” değil. Dikkat etmemiz ve sorgulamamız gereken nokta, “Buluta agresif bir şekilde geçmeye karar verdik, peki bu geçişi başarılı bir şekilde gerçekleştirmenin en etkili yolu nedir?” şeklinde olmalıdır.

Dijital dönüşüm (DTX) girişiminizin başarısını sağlamak için aşağıdaki dört adımı göz önünde bulundurmanız gerekir:

Adım 1: Doğru Paydaşları Belirleyin

Harvard Business Review’a göre 445 yöneticinin sadece yüzde 22’si mevcut dijital dönüşüm yaklaşımlarını “çok etkili” bulmaktadır. Projenizin düşük performans göstermemesi için başarılı bir dijital dönüşüm girişiminin temelini atmanız gerekir. Söz konusu dönüşüme başlamak için, yönetici paydaş çıkarlarını ve sahipliğini belirlediğinizden emin olun. Organizasyonun farklı siloları arasında konuşacak ve onları birbirine bağlayacak yetkiye sahip, sorumluluğa liderlik eden organizasyonda yeterli konuma sahip birinin olması önemlidir. Dijital dönüşüm ekip üyelerinin değişim talep eden, mevcut süreçlerin zorluklarını deneyimleyen ve iyileştirme fırsatları olduğuna inanan bireyleri içermesini sağlamak da iyi bir fikirdir. Dijital dönüşüm başarısı için iki yönlü bir yaklaşım esastır.

Adım 2: Her Şeyi İçeren Stratejik Planlamaya Bağlılık

Bulut hizmetleri sanal veri merkezini metalaştırmış olsa da, her şeyi buluta taşımanın iş yapma şeklinizi dönüştürme konusunda neler yapabileceğini soran kapsamlı bir stratejik planlama sürecine bağlı kalmalısınız. Barındırma hizmetlerinin metalaştığı bir dünyada rekabet etmek, kendi konu uzmanlığınıza bağlı yenilikleri ikiye katlamayı gerektirir. Bulut tabanlı hizmetlere dönüşerek ve veri merkezi altyapısını korumak için artık kaynak harcamadan, daha benzersiz, daha az kısıtlı ve daha ölçeklenebilir yollarla pazara daha fazla değer getirebilirsiniz. Hem açık hem de bulut dışı içerik hizmetlerinden yararlanan hibrit mimariler, esnekliği artırabilir, içerik-konum düzenlemelerini karşılama esnekliğini artırabilir ve içeriğe erişim sürelerini azaltabilir.

Adım 3: Sıkı Bir Zaman Çizelgesi Oluşturun

Geçişiniz için katı bir zaman çizelgesi oluşturmanız ve yatırımlarınızı, bulut sağlayıcı iş ortaklarınızın kaynakları üzerine oluşturulmuş rekabetçi, müşteri merkezli uygulamalara ve hizmetlere odaklamanız gerekir. O zaman odak noktanız, bu kiralık bulut hizmetlerinden önemli ölçüde yararlanabilecek derin konu uzmanlığına sahip insanlara, ürünlere ve hizmetlere yoğun bir şekilde yatırım yapmak olmalıdır. Böylece şirketinizin gerçekten yenilikçi çabalarını ileriye taşıyabilirsiniz. Telesağlık mükemmel bir örnektir. Telesağlık iletişim endüstrisi (ve inovasyonu ileriye taşıyan şirketler) geleneksel veri merkezlerini kullanmıyor. Bunun yerine, bu altyapı üzerinde çalışan yazılımlarda uzmanlaşabilmeleri için büyük bulut satıcıları tarafından sübvanse edilen devasa yatırım ve yeteneklerden yararlanıyorlar. Bu onların tüm odaklarını ve kaynaklarını gerçek “müşteri” olan hastaya hizmet etmeye harcamalarını sağlar.

Adım 4: Veri Güvenliği için Sorumluluk Bilincinde Olun

Bulut hizmeti sağlayıcıları bir miktar koruma sağlar, ancak nihayetinde kendi dahili ve harici veri güvenliğinizden siz sorumlusunuz. Saygın bir bulut hizmeti sağlayıcısına güveniyor olmanız, veri güvenliği ilkeleriniz konusunda daha az dikkatli olmanız gerektiği anlamına gelmez. Birçok dış tehdide karşı önlem almanın yanı sıra kurumsal içerik yönetim sistemlerinin performansını ve güvenliğini aktif olarak izlemek zorunludur. İster çalışanlar, ister yetkili erişimlerini bilerek veya bilmeyerek kullanarak verilerinizi riske atabilecek olan yükleniciler olsun, içeriden gelen tehditlerin erken uyarı işaretlerini tanımlayabilmeniz gerekir. Yetkili kullanıcı etkinliğini ve yüksek değerli içeriğe erişimi izlemek, kullanım eğilimlerini, yanlış kullanımı ve hırsızlığı hızla belirlemenize olanak tanır.

Müşterileriniz adına görev açısından kritik bir hizmet sağlıyorsanız, geleneksel güvenlik araçları verilerinizin güvenliğini garanti etmez. Bunun yerine geleceğin bulut tabanlı şirketlerinin, uygulama katmanında dahili tehdit vektörlerini dikkate alan bir güvenlik ve koruma katmanı oluşturması gerekecek. Bu, dosya ve belge erişimini izlemek, şüpheli davranışları belirlemek ve hızlı bir şekilde ele almak ve hassas içerik erişimini uyumluluk açısından denetlemek için önlemler almak anlamına gelir.

Pek çok kapsamlı ve yoğun teknoloji odaklı girişim gibi, dijital dönüşümün de bir sprint değil bir maraton olduğunu hatırlamak önemlidir. Herhangi bir mesafe koşucusunun onaylayacağı gibi, bu kadar uzun bir yolculukta başarının anahtarı, yol boyunca küçük, uygulanabilir hedefler belirlemek, temel performans ölçümlerinizi sürekli olarak izlemek ve bitiş çizgisine yaklaşırken başarılarınızı geniş çapta kutlamaktır.

Kaynak: TDWI