Her gün çalıştığı işe veya alana tutkusunu kaybeden insanlar artıyor, işinde mutlu ve enerji dolu insanların sayısı ise azalıyor. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, çalıştığı işten isteksizlik sebebiyle ayrılan insanların yıllık maliyeti 300 milyar dolar. Deloitte tarafından yapılan bir araştırmaya göre ise bugün dünya üzerinde çalışan insanların yalnızca %20’si işini seviyor ve tutku ile çalışıyor.

Çalışan ve iş yeri memnuniyeti cephesinde ise durum pek farklı değil. Araştırmalar çalışanların neredeyse yarısının üst düzey yöneticilere güvenmediğini ve bulundukları pozisyondan ayrılmayı sık sık düşündüklerini ortaya koyuyor. Haliyle bu yüzdelere sahip iş yerlerinde de stres eksik olmuyor ve bu sebeple iş performansı da kötü sonuçlar ortaya koyuyor.

Rakiplerin ve yeni iş modellerinin sadece bir gecede ortaya çıktığı günümüz dijital dünyasında, bir kuruluşun sahip olduğu en büyük rekabet avantajlarından biri de kurumdaki çalışanlardır. Çalışanlardan verim alınabilmesi için çalışan memnuniyetinin sağlanması vazgeçilmezdir.

Peki, mutlu ve üretken çalışanlar için ne yapmak gerekiyor?

Başarılı bir işin anahtarı, sadece müşteri ihtiyaçlarına odaklanmak değil, çalışanların mutluluğunu da sağlamaktır. İşte çalışanlarınızın mutlu ve üretken olmalarını sağlamak için uygulayabileceğiniz kolay ve etkili çözümler!

1. Gelişimlerini izleyin ve motivasyonu eksik tutmayın
Yapıcı eleştirilerde bulunmak çalışanlarınızı doğru yönlendirmenizi sağlarken, çalışanlarınızın yaptığı iyi işleri belirtmek ise iyi hissetmelerini sağlayacaktır. Hem yönlendirme hem de motive edici bir tavır takınmanız, onlara nereden başladıklarını ve muhtemelen nereye gidebileceklerini bildiğinizi gösterir.

2. Çalışan etkileşimi için etkinliklere önem verin
Farklı bölümlerde yer alan ekibinizi bir çatı altında toplamak çalışan etkileşimi için oldukça önemlidir.  Çalışan etkileşimi için birbirleri ile etkileşime geçebileceği sosyal etkinlikler, toplantılar veya çalışanların sürekli olarak etkileşime geçebileceği dijital platformlar oluşturun. Böylece iş yoğunluğu sebebiyle birbirini tanıma fırsatı bulamayan insanların daha yakın olmasını sağlayacaksınız.

3. Çalışanlarınıza güvenin
Tabii ki çalışanlarınızı takip edecek ve iş akışını bozan durumlarda onlarla iletişime geçeceksiniz; ancak bunu mikro yönetim ağırlığını hissettirmeden yapmanızda fayda var. Unutmayın, sizin güvenmediğiniz biri, ya size çoktan güvenmiyordur ya da yakın zamanda o da size güvenmez hale gelecektir.

4. Teklif edin, sorumluluk vermeyin
Sorumluluk demek, yerine getirilmesi gereken görevler demek. Zaten her çalışanın sorumluluğunun olduğu alanlar bulunuyor. Ancak bazen sorumluk dışı görevlerin tanımlanması gerekebiliyor. Bu ve benzeri durumlarda çalışanlarınızla iletişime geçerken bunun onların sorumluluğu gibiymiş yaklaşırsanız, çalışanınız kendini iyi hissetmeyecektir. Fakat bu durumu bir avantaja çevirmek için ofis arasında dostça bir rekabet yaratabilirsiniz.

Örneğin; bir ödül koyar ve teklif ettiğiniz çalışmaya katılmak isteyenleri bu doğrultuda görevlendirirsiniz. Bu sayede zorunlu bir sorumluluk değil; ancak dostça bir teklif sunarak çalışmaya kimle devam edeceğinizi belirlemiş olursunuz. Unutmayın, iş yerinde rekabeti arttırmak tutkuyu da arttıracaktır.

5. Çalışanlarınızı büyük resmin bir parçası haline getirin
Ekibin doğru bilgilendirilmesi, başarılı bir işletmenin anahtarıdır. Üst düzey iletişim ve güvene sahip olmak için, gelecek aylar veya yıllar boyunca şirketin geleceği ve hedefleri hakkında konuşmak iyi bir yöntem olabilir. Bu sayede çalışanlarınızın iş yerinize olan bakışını da önceden öğrenecek ve böylece hem siz hem de onlar gelecekte bir sürpriz ile karşılaşmayacaktır.

6. İyi bir yaşam ve iş dengesi oluşturun
Hem işverenler hem de çalışanlar iyi bir iş ile iyi bir yaşamı dengelemek için çalışır ve yaşarlar. Her ne olursa olsun işinizin önemini benimseyin; ancak sağlıklı bir yaşam sürdüremediğiniz takdirde işinizin hiçbir önemi olmadığını da unutmayın.

7. Çalışanların tercihlerine duyarlı olun
İşinizle ilgili herhangi bir değişiklik yaparken çalışanlarınızın fikrini almayı unutmayın. Çalışanlarınıza yeni bir şeyi öğrenmek veya belirli bir alanda becerilerini geliştirmek isteyip istemediklerini sorun. Bu onların daha iyi işler çıkarmalarını ve çalışma motivasyonunu arttırmaya yardımcı olur. Ayrıca onlara önem verdiğinizi de gösterir. Kendini değerli hisseden kişilerin performansı her zaman daha yüksektir.

8. Net hedefler belirleyin
Ekibiniz için takım hedefleri belirlediğinizden emin olun. Takım hedefleri ekibin daha sık etkileşimde ve daha fazla birlikte zaman geçirmesini sağlayacağı için daha iyi işlerin çıkmasını sağlayacaktır.

9. Hem kişisel hem de takım başarılarını kutlayın
Bir takımı daha güçlü yapan en büyük özelliklerden biri de birlikteliktir. Takımınız en son ne zaman bir araya geldi? Bir araya geliş sebebi neydi? Bu iki soruyu kendinize sorun. Bir araya gelme sebebiniz başarılarınızı kutlamak ve takım olmanın mutluluğunu paylaşmaksa doğru yoldasınız demektir.

10. Molalara teşvik edin
Sıkı çalışmak önemlidir; ancak dinleme sürelerine de değer verin. Çalışanların nefes almasına izin vermek, daha verimli olmalarını sağlayacaktır. Dinlenen çalışanlarınız daha odaklanmış bir zihin ile çalışmaya geri dönecektir.

11. Sürprizler ile çalışanlarınızı şaşırtın
Çalışan sadakatini kazanmanın en önemli yollarından biri de onları düşündüğünüzü göstermektir. Bunu ücretsiz yemek biletleri, konser veya etkinlik biletleri gibi hediyeler sunarak yapabilirsiniz. Hatta bu hediyeleri vermek için bireysel veya ortak hedefler dahi belirleyebilirsiniz; böylece bu hediyelerin anlamı daha büyük olacaktır.

12. Değişikliklere açık olun
Çalışanlarınızın çoğunun günlük işleri ve rutinleri bellidir. Bu durum belirli bir süre sonra iş hayatınızı monotonlaştırabilir. Bu algıyı bazen değiştirmek gerekiyor. Çalışma planlarınızın zamanlarını değiştirin. Farklı bir zamanda aynı şeyi yapmak size daha farklı gelecektir!

13. Karşılıklı değerlendirmeler sunun
Şirket yöneticilerinin çalışanlar tarafından, çalışanların da şirket yöneticileri tarafından değerlendirilmesi önemlidir. Bir ekip olarak endişelerinizi veya düşüncelerinizi birbirinizle paylaşmak ekip ruhunu daha güçlü kılacaktır. Geri bildirimde bulunmak çalışanlar ve yöneticiler arasında daha güçlü bağlar oluşmasını sağlayacaktır. Belki de böylece kötü alışkanlıklarınızdan kurtulacaksınız.

14. Yenilikçi fikirleri destekleyin
Çalışanlarınızı bir bütün olarak tutmanın en harika yollarından biri de yenilik yapmalarına izin vermektir. Yeni yöntemler denemekten ve birlikte test etmekten kaçınmayın. Buna izin vererek, tüm ekip neyin işe yarayıp yaramadığını birlikte görebilir. Böylece zorluklar daha net belirlenir ve gelişim daha planlı olarak gerçekleşir.

15. Tutarlı olun
İşlerin sorunsuz yürüdüğünden emin olmak için davranışlarınızda ve fikirlerinizde tutarlı olmak oldukça önemlidir. Ekip üyeleriyle kişisel ve sevecen ve samimi diyaloglar kurmak harika olsa da bunu belirli bir seviyede tutmak kontrolün elden kaçmamasını sağlayacaktır.

16. Çalışanlarınızı olduğu gibi kabul edin
Her ne kadar çalışanlarınızın yaptığı işler ve sonuçlarıyla ilgileniyor olsanız da, onları yakından tanımak da bir o kadar önemlidir. Çalışanların karakterlerini anlamak, hangi alanlarda üstün olduklarını tespit etmenize yardımcı olabilir. Bu sayede tutkularını işinizi büyütmek için değerlendirebilirsiniz. Bu sayede hem çalışanlarınız, hem de markanız kazanır.

17. Düşünce özgürlüğünü kısıtlamayın
İş yerinde iş yeri kuraları oluşturmak her ne kadar odak noktası olsa da, yaratıcı çözümler düşünmeyi unutmayın. Sıkı kurallar uygulamak yerine, çözüm odaklı düşünün ve gerekiyorsa kuralların nedenlerini açıklamaktan kaçınmayın. Etkili bir şirket kültürü için çalışanlarınızın fikir ve düşüncelerini ifade etmeleri için güvenli ortamlar oluşturun. ;

18. Çalışma zamanlarına önem verin
İşletmenizin ihtiyaçları için tutarlı bir zaman planına sahip olmak önemlidir. Hızlı bir kültürün merkezinde olduğunuzu unutmamalısınız. Belirlenmiş çalışma takvimi ile çalışan iş saatlerine değer verin; ancak zamanı nasıl değerlendirmeleri ile ilgili konularda da çalışanlarınıza destek olun.

19. Skor tutmayın
Çalışanların ürettiği tüm iyi ve kötü sonuçları takip etmek önemlidir. Ancak kötüyü iyi yapmak veya iyiyi daha iyi yapmak için olumlu olmanız her zaman kazandıracaktır.

20. Çalışma esnekliği sağlayın
Zamanında çalışmak ve tüm işleri zamanında yapmak, iş akışını sürdürmek için önemlidir. Ancak çalışanlarınızın işyeri dışında da bir hayatı olduğunu unutmayın. Belirli dönemlerde bazı ihtiyaçları olabilir ve bu sebeple beklenmedik izin isteklerinde bulunabilirler. Bu gibi durumlarda onlara gösterdiğiniz anlayışlı tutum hem daha iyi hissetmelerini sağlayacak hem de geri döndüklerinde daha yüksek bir motivasyonla çalışacaklar.

21. Teşekkür etmeyi unutmayın
Her ne kadar basit bir şeymiş gibi görülse de çalışanlarınıza teşekkür etmeniz onlara değer verdiğinizi gösterecektir.

Kaynak: Workforce, Locakwise