Sosyal olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu!

IBM tarafından 25 Mart 2014 tarihinde İstanbul’da düzenlenen “Sosyalleştirebildiklerimizden misiniz?” etkinliğinde sosyal medyadan Social Business’a  ve IBM çözümlerine kadar pek çok konu tartışıldı. “Sosyal Olmak ya da Olmamak İşte Bütün Mesele Bu” teması çerçevesinde yapılan etkinliğin konuşmacıları arasında LuckyEye Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Artan, İletişim Uzmanı ve Akademisyen Levent Erden, IBM Türkiye ICS Satış Müdürü Erhan Güçdemir ve IBM Türkiye Kurumsal İçerik Yönetimi Satış Yöneticisi Gökçe Baysal yer aldı.

 

Sosyal network kanalları bilgiyi okuma şeklimizi değiştiriyor!

LuckyEye Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Artan, “İş Hayatına Enerji Kat” adlı sunumunda sosyal medyanın günümüzde geldiği noktadan Social Business’a kadar pek çok konuda detaylı bilgiler veriyor. Birbiriyle daha bağlı, satın alma kararlarında etrafındaki kişilerin verdiği kararları baz alan yeni bir tüketici anlayışının oluştuğunu ifade eden Artan, kişiselleştirilmiş deneyim olarak tanımlanabilen, kullanıcılara özel bilgilerin onlara özel tasarımlarla ve özel çözümlerle sunulduğu ve bu çözümleri beğenmiyorlarsa hemen vazgeçen bir tüketici anlayışıyla karşı karşıya olduğumuzu vurguluyor ve ekliyor; “Tüketiciler artık daha farklı bir noktadalar. Artık bilginin kendilerine gelmesini istiyorlar. ‘Ben bilgiye gitmek istemiyorum, benim ilgi alanlarım bu, ben bu tür projelerle ilgili çalışıyorum, bu tür ilgi alanlarıyla ilgili yaşamımı devam ettiriyorum. O zaman burda oluşan bilgi bana gelsin’ diye düşünüyorlar. Bu Facebook, Twitter, LinkedIn ve Youtube gibi ismini sayamayacağım yüzlerce sosyal network kanalının hayatımıza kattığı bence en önemli değişimlerden bir tanesi… Kendime bakıyorum. Ben de artık bilgiyi böyle okumak istiyorum. Bilgiye ancak bana geldiği zaman dikkat ediyorum ve onu algılıyorum…”

 

Tamamen farklı yeni bir çalışma anlayışı!

Milyarlarca kişiye sosyal medya vasıtasıyla çok daha hızlı ve farklı yöntemlerle ulaşıldığını vurgulayan Tolga Artan, düşüncedeki farklılıkların beraber alışveriş yapma, beraber hayatı deneyimleme konusunda farklılaşmaya yol açtığını aktarıyor. Bloglardaki sayfalara erişimler, elde edilen bilgilerin değerlendirilmesi, satın alma kararlarında kullanılmasının hepimiz açısından farklı bir yaşam biçimine doğru dönüştüğünü belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bunun en kritik noktalarından biri de görmesek de arkadaşlarımızın arkadaşlarıyla beraber yaşayan bir noktaya doğru gidiyoruz. Birbirimizle daha fazla ilişkide olduğumuz bilgiyi daha  filtreden geçirerek kendi donanımlarımıza aktarıyoruz. Bir yandan bu yeni düşünce sistemi beraberinde farklı düşünce sistemini getirirken iş hayatında da farklı dinamiklerle çalışmaya başlıyoruz.  Bu yeni çalışma anlayışında birbiriyle daha bağlantılı çalışmak isteyen eğer bir kişi bir konuda deneyim sahibiyse onun deneyimlerini hemen almak isteyen ama bu kişiyi nasıl bulacağını bilemeyen yeni işlerini daha farklı yapmak isteyen ve pazar dinamiklerini değiştirmek isteyen yeni bir çalışma anlayışının girişindeyiz. Bu yeni dönem içinde Social Business’ın iyi bir fırsat sağladığını aktaran Artan, birlikte çalışan, inovatif çözümler sağlayan ve sıradışı müşteri deneyimi sunan bir yapı içerisinde yer aldığını vurguluyor.

Social Business Nedir?

“Social Business nedir?”  sorusunu cevaplamanın veya tanımını yapmanın kolay olmadığını ifade eden Artan, tanımı için özellikle şu ifadeyi örnek gösteriyor; “Social Business, birlikte çalışma alışkanlığına sahip bir işgücü ile müşterilerini daha iyi anlayan, onlara daha iyi hizmet eden bir organizasyona sahip, iş hayatındaki gelişmelere daha hızla yanıt veren ve inovatif yöntemlerle sektörleri şekillendiren şirketler için yeni iş yapma biçimi sunuyor.”

Social Business’ın neden önemli olduğunu katılımcılarla paylaşan Artan,  kurumda karşılaşılan çeşitli zorluklara nasıl çözüm olabileceğinin de altını çiziyor ve bu zorlukları şöyle tanımlıyor; Kurumların bilgiyi yönetmekte çektiği zorluklar, pazar değişimlerini ve müşterileri yönetmekte karşılaşılan problemler, sürekli inovasyonu gerçekleştirme zorunluluğu, paydaşlarını birlikte çalışmaya ikna etmekte çekilen güçlükler ve yeni nesillerin nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda karşılaşılan zorluklar…

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir